Temel, “3 Çınarın Altında Sallandırmazsam Şerefsizim.”

İncirliova Bağımsız Belediye Başkan Adayı Şerif Temel, seçim çalışmaları için Atatürk Anıtı’nda vatandaşlarla buluştu. 31 Mart’ta seçilmesi durumunda yapacaklarını anlatan Temel, yarım kalan hizmetlerinin olduğunu ve bunların tamamlanacağının sözünü verdi…

Yayınlanma:28 Mart 2019 - 01:09 Güncelleme:28 Mart 2019 - 01:09 2.220 views

Bağımsız Aday Şerif Temel konuşmasına, “Değerli İncirliova kardeşlerim birliğiniz ne kadar muhteşem. Bu birlikle göğüslenecek her bela. Sohbetime başlamadan önce merhaba.” diyerek başladı.

Bazıları deve satarak, bazıları altın satarak zengin oldular.

Konuşmasına devam eden Temel, “Bağımsız çıktık, bağımsız ve hür olmaya söz verdik. Karşıdaki bina var, bu binanın içerisinde benim çok büyük emeğim var. Ama bazıları deve satarak, bazıları altın satarak zengin oldular. Ben yalnızca halkım için, hakkım için, milletim için, devletim için her şeyimi feda ettim. İncirliova’da akla, hayale gelmeyen hizmetler yaptım. Bize ne demişlerdi; Kamyoncu Şerif, cahil Şerif, çamurlu ayakkabılı. E be kardeşim, eli nasırlı insanların elini öpe öpe bu günlere geldik. Ama bazılarına yalakalık yapmadık. Bir de Şerif Temel’in kimsesi yok, yardımcısı yok diyorlar. Şerif Temel’in bir yaratanı var, bir de halkı var. İncirliova Belediye Başkanlığı yaptığım dönemde çaldı, çaldırdı, yedi, yedirdi diyebilir misiniz?

Değerli Kardeşlerim, bugün Facebook’ta bir ithamda bulunan terbiyesizin, ülkücülüğün ne demek olduğunu bilmeyen şahsiyetin açıklamasını yapacağım. Şöyle diyor internette; Ülkücü MHP’de olmazsa Ülkücü değildir.

Terbiyesiz, millyetçilik, ülkücülük vatanını seven, dinini seven, Allah’ını, kitabını seven ve memleketi için canını eden herkestir. Sen kimsin? Biz sizin gibi çakal, sırtlan değiliz. Çalmadık bir şey bırakmadınız. Satmadık bir şey bırakmadınız.

Satılanların çoğunu geri alacağız!

Benim yapmış olduğum bu binayı bile yıkacağım, bunun yenisini yapacağım diyorsun. Denizbank’ı da satmak istemedin mi? Sattırmadık, sattırmayacağız. Satılanlarında çoğunu geri alacağız. Bu böyle bilinsin.

Bunun hesabını vermezsen, şu gördüğün anıtın 3 çınarın altında seni sallandırmazsam şerefsizim.

Şimdi bir haber aldım belediyemiz içerisinde kurt gibi görünen bir tilki var. Geçen gün yollarda bir mühendis arkadaşla keşif yaptık. Elektrik direklerini biz o dönemde 10 bin liraya yaptırıyorduk. Şimdi isim veriyorum, Fatih Koçak denen Bey, be tilki, be hırsız… 450 bin liraya mal ettiğin o direkleri nasıl 1.350 bin lira fatura kestirdin. Nasıl ülkücüsün, nasıl müslümansın! Bunun hesabını vermezsen, şu gördüğün anıtın 3 çınarın altında seni sallandırmazsam şerefsizim. Bu böyle bilinsin. Ben yalanlarımın padişahı olacakmışım, tarih olacakmışım. Allah sana zehir zıkkım etsin, çoluğundan çocuğundan değil, kendinden çıkartsın Allah. Arabalara binmek değil o, çocuğu ayrı biniyor, karısı ayrı kullanıyor. Nerden buldun onları. Gürşat Bey’e sorarsan, “Benim herşeyden haberim var.” Senin hiç birşeyden haberin yok. Herkes seni kullanıyor. Ben yüksek mühendisim, profesörüm diyorsun.” dedi.

Sonrasında yanında Temel’e destek veren isimlere söz veren Bağımsız Aday Temel, konuşmasına devam etti.

Birde ismi Volkan ama öyle bir korkan var ki…

Temel, “Şimdi sayın Gürşat Bey’e soruyorum. Ben 1999-2004 arası görev yaptığımda, hangi çocuğumu, hangi kızımı, hangi oğlumu işe aldım? Soruyorum sana. Ankara’dan damadını getirdi. Kızcağız şimdi dul kaldı. Neden mi? İncirliova’da soymadık yer bırakmadı. Parkıda soydular, esnafıda soydular. Birde ismi Volkan ama öyle bir korkan var ki. Az kaldı oğlum az. Bunu unutma. Ben senin Volkan’ına öyle bir ateş yakacağım ki. İnsanları tehdit etme terbiyesiz. Bazı arkadaşlarımız internette yazı yazıyor diye, bu ismi Volkan olan terbiyesiz bizim bacılarımı tehdit ediyor. Sen kimsin. Benim deliliğimi elime aldırmayın. Şimdi o ihtiyarladı diyormuş. Delikanlıysan gece 2-3’te istediğin yerde buluşalım. Gelde gör. Bir kaç tanede çakal al gel yanına. Benim adım Şerif Temel.

Öyle bir tezgah var ki, burada iyi olmayan ancak İyi Parti’li isimler çıkarttılar. Bizim pırlanta gibi bir kardeşimiz vardı İsmail Kule. Beni aradı, abi bana yardımcı olun. Bizde gittik, nasıl yardımcı olacağız dedim. Sen iki sıfır geridesin dedik. Dediğimiz gibi üç gün sonra görevden aldılar. Sonra Aydın’dan bir vatandaş geldi. Ahmet Aytürk kardeşimiz buraya geldi. Abi ne istersen vereceğiz, partinin başına geç, seçime başlayalım. Ben dedim ki, sizin parti tilki, çakalla dolu. Ben gelirsem kaçarlar. Sonrasında kendisine bacım diye hitap ederim. Özlem hanım çağırdı. İstersen İyi Parti’nin başına geç. Ben Bağımsızlığa devam edeceğim, sen kazanırsan senin arabanın önüne geçerim, benim İncirliova’mın işini yapmazsan çiğnersin dedim. İster Savaş kazansın, ister O kazansın.

Burada çok büyük bir park sorunu var. Bunu kim çözer? 5 tane daha otopark kazandıracağız buraya. 2 tane otopark var ama ben yaptım diye kullanmıyorlar. Ama benim yaptığım belediyenin içinde oturuyorlar. Ben yaptım diye onu yıkıp yenisini yapacakmış. İncirliova’mızda yapılacak çok iş var. Buranın en çok ihtiyaçlardan birisi, istihdam. Burada nasıl Kırcılar’da 1000 kişi çalışıyorsa, buraya bir salça fabrikası kazandırmalıyız.

Eğer bana bir daha yetki verirseniz, Meşeli ve Çarıklar’ıda almazsam namerdim.

Beş senedir İncirliova’da hem halktan kaçan, camiiye bile iki zabıtayla giden Beyefendi. İncirliova Belediyesi’nde zengin etmediği insan kaldı mı? Kaç kişiyi zengin yaptı? Herkes kötü bir tek o dürüst. Benim herşeyden haberim var diyor. Bu hırsızlıklara sende mi ortaksın? 86 milyon liralık hazine arazisi sattı. İncirliova’nın içerisinde de yaklaşık 13 milyon liralık benzinlikleri sattı. 2004 yılında o gördüğünüz Atak Petrol’ü bana 10 milyon teklif ettiler. Biz kaybettikten sonra Fadime Orbay’a da teklif etmişler, sağolsun o da satmamış. Neden İncirliova Belediyesi’nde bu kadar borç var? Biz Belediye Başkanlığı’nı kazandığımızda, kimsenin ekmeğiyle oynamadık. Eğer bana bir daha yetki verirseniz, Meşeli ve Çarıklar’ıda almazsam namerdim.

Değerli kardeşlerim, ilçemizde otoparklar, fabrikalar ve daha büyük hizmetler olacak. Ama bunun hesabını verirken, kul hakkı yenmeyecek. Harama gidilmeyecek, yalanla uğraşılmayacak. Sayın Beyefendi kazandığında, bir sürü insanı işten çıkarttı. Biz 1999-2004 arası hiç kimseyi işten çıkartmadık. Hiçbir projeyi gerçekleştirmedi. Petrol Mühendisi diye bu anıtın altında da petrol arayacak. Birşeyler buldu. Osmanbükü’nde bir hazine buldu. Nasıl bir hazine biliyor musunuz? Bacalarından kükürt püskürten. Onu kapattıracağım. Allah’ın izniyle Sağlık Bakanlığı’ndan mühür vurduracağım. O jeotermalin tüm hisseleri Ankara’daki ağababalarının. Bunlar ancak ondalıkçı, paycı.

Hepinizden Allah razı olsun. İncirliova’mızda festival havasında bir seçim geçiyor. Bu saatlere kadar bizimle olduğunuz için Allah razı olsun. Hepiniz Allah’a emanet olun.